Jose Mourinho: "İçimde hala aynı ateşi, hırsı hissediyorum"
UEFA Avrupa Ligi ikinci hafta maçında Fenerbahçe, yarın TSİ 22.00’de Twente ile deplasmanda karşılaşacak. Müsabakanın İstanbul’daki hazırlıklarını tamamlayarak bugün Hollanda’ya gelen sarı-lacivertlilerde Teknik Direktör Jose Mourinho ve futbolculardan Jayden Oosterwolde, basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Twente takımıyla ilgili görüşlerini aktaran Mourinho, "Güçlü yönleri olarak takım olmalarını söyleyebilirim. Takım halinde oynuyorlar ve bunun arkasında yapmış oldukları çalışmaları görebiliyorsunuz. İyi savunma yapıyorlar, önde iyi baskı yapıyorlar, gerektiğinde geri çekilip kompakt ve organize bir şekilde oynamayı iyi biliyorlar. Her Hollanda takımı gibi topla oynamaktan keyif alıyorlar. Topa sahip olmak istiyorlar. Aynı zamanda kontrataklarda da çok tehlikeli olabiliyorlar. Öndeki oyuncularının hareketlilikleri iyi. Zayıf yönlerine değinmeyi tercih etmiyorum. Pazar gününden beri bu maça hazırlanıyoruz, birkaç günümüz oldu. Yüksek şiddetli çalışmalar yapamadık çünkü ligde zorlu bir maç oynamıştık. Ama en azından taktiksel olarak neler yapmamız gerektiğini biliyoruz” değerlendirmesini yaptı.
"Buraya gelme kararımdan hiç pişman değilim"
Fenerbahçe’de ve Türkiye’de olduğu için mutlu olduğunu belirten Jose Mourinho, “Diğer çalıştığım kulüpleri de yüksek platform olarak ayırmam. Her kulübün hedefleri vardır. Bir kulübe geldiğiniz zaman o kulübün projelerini, hayallerini sahiplenirsiniz. İspanya Ligi’ni Real Madrid’le kazanmak, Türkiye Ligi’ni Fenerbahçe’yle kazanmaktan daha önemli demem asla. Hiçbir farkı yok. Fenerbahçe çok büyük bir kulüp, Türkiye harika bir ülke. Türk futbolunda hala öğrenmeye çalıştığım bazı şeyler var. Değiştiremeyeceğim için onlarla yaşamaya, kabul etme durumunda olduğum şeyler var. Buraya gelme kararımdan hiç pişman değilim. Tamamen kulüple yapmak istediklerime odaklanmış durumdayım" diye konuştu.
"İçimde hala aynı ateşi, hırsı hissediyorum"
20 yıl önce Porto ile Şampiyonlar Ligi’ni kazandığı dönemdeki hırs ve hislere sahip olduğunu belirten Mourinho, “20 yıl önce Porto ile Şampiyonlar Ligi’ni kazanmıştım, 2 yıl önce de Roma ile Konferans Ligi’ni kazanmıştım. 1 yıl önce de Roma ile Avrupa Ligi’ni kaybetmiştim ama kaybettim derken; ama tabii ki 20 yıl önceki hislerimi, hırslarım hala var. Fenerbahçe de hırsları olan bir kulüp. Burada hedeflerimize ulaşmak için içinde bulunduğumuz durumlar çok zor. Türk insanı ne demek istediğimi gayet iyi anlıyor. Ben içimde hala aynı ateşi, hırsı hissediyorum. Hala sarı kart görüyorum. Dış görünüşüm dışında değişen pek bir şey yok benim için. Fenerbahçe turnuvaları kazanmak istiyor. Ligde iyi rakiplerimiz var. Zor şartlar var ama bu zor şartları konuşması gerekecek doğru kişi ben değilim çünkü ben buraya yeni geldim. Onlar daha iyi biliyorlar çünkü tüm hayatları boyunca buradalardı. Aynı şekilde Avrupa Ligi’nde de seviyesi çok yüksek takımlar var. Bu yeni garip formatta hem iyi hem de kötü şeyler var. İyi şeylerden biri artık Şampiyonlar Ligi’nden takımlar gelmiyor. Bu turnuvaya başlayan takımlar bu turnuvayı bitiriyorlar. Takım isimlerine baktığımız zaman gerçekten zor ve potansiyelli takımlar var. Önümüzde 7 maçımız kaldı. Biz ilk etabı geçmeyi umuyoruz. İkinci etaba geçtikten sonra üçüncü etabı düşünmeye başlarız. Şu anda bu yeni formatta kaç puan gerektiğini bilmiyorum. Bildiğim tek şey şu an cebimizde 3 puan var. Önümüzde 7 maç daha var ve bu maçlardan da puan almamız lazım. Umarım yarından başlayarak bunu başarırız” şeklinde konuştu.
"Futbolun içinde olan insanların dürüstlüğüne inanıyorum"
Yarınki karşılaşmanın VAR hakeminin, Roma-Sevilla finalindeki VAR hakemi Stuart Edward olduğunun hatırlatılması üzerine Portekizli teknik adam, “Bunun normal bir atama olduğunu düşünüyorum çünkü UEFA, Bay Rosetti ve De Cupers’in yapmış olduğu atamalara göre belirliyor bu kararları. Benim için hiçbir problem yok. Ben dürüstlüklerine inanıyorum. Futbolun içinde olan insanların dürüstlüğüne inanıyorum. Onlar finali yönettikleri günde kötü günlerindeydiler. Bir kulübün, hocanın, oyuncuların ve taraftarların tarihini etkileyen karar verdiler, ben bunu unutmuyorum ama dürüstlüklerine inanıyorum. Sadece onlar o gün kötü günlerindeydiler. Yarın da ellerinden geleni yapacaklarını biliyorum. Bununla ilgili hiçbir problemim yok” diye konuştu.
"Hollanda takımları her zaman zor"
Hollanda takımlarına karşı galibiyet istatistiğinin hatırlatılması üzerine Jose Mourinho, “Hollanda takımlarına karşı geçmişte o maçları kazandım çünkü iyi takımları çalıştırıyordum. Real Madrid’deyken Ajax’a karşı 4 kez oynamıştım. Böyle bir eşleşmede kazanmayı beklersiniz. Bunun benimle veya Hollanda takımları olmasıyla bir alakası yok. Sadece takımların potansiyeliyle alakası var. O eşleşmeler de zordu, kolay olmadı. Sadece bir Ajax-Real Madrid maçı ve Manchester United-Ajax finali kolaydı. Onun dışında oynamış olduklarımın hepsi zordu. Daha çok yeni Feyenoord’a kaybettim. Yarın da zor olacak diye düşünüyorum. Ben kazanmaktan hoşlanıyorum, kaybetmekten hoşlanmıyorum. Hollanda takımları her zaman zor. Çok organizeler, çok iyi oynuyorlar, teknik anlamda çok üst düzeyler, kaliteliler, özellikle evlerinde oynadıklarında taraftar desteği olduğunda bu maçlar çok zor oluyor. Bu sene hem Twente hem de AZ ile eşleştik grupta. İkisiyle de deplasmanda oynayacağız. ‘Bu durumdan mutlu musunuz?’ diye sorarsanız, hayır değilim. Sadece havalimanının bile buraya 1 saat uzak olması bizim için bir zorluk. Hollanda takımlarının aynı zamanda bir pragmatizmi de oluyor. Yarınki rakibimiz savunmayı çok iyi biliyor, gerektiğinde geri çekilmeyi iyi biliyorlar. Kompakt bir şekilde beklemeyi ve kontrataklara çıkmayı iyi biliyorlar. Belli bir dozda pragmatizme sahipler. Bunu iyi yapıyorlar. Geçen sene de ligi üçüncü bitirdiler. Slavia Prag ile eşleşmişlerdi ki Slavia Prag takımı da sanılandan çok daha iyi. Ben de yarınki rakibimizin çok iyi bir takım olduğunu söyleyebilirim" diyerek sözlerini noktaladı.