“Mevsim geçişlerinde güçlü bağışıklık için renkli beslenin”
SAĞLIK
(İHA) - İhlas Haber Ajansı |
20.11.2024 - 10:02, Güncelleme:
20.11.2024 - 09:43
“Mevsim geçişlerinde güçlü bağışıklık için renkli beslenin”
“Mevsim geçişlerinde güçlü bağışıklık için renkli beslenin”
Kışın gelmesiyle soğuk algınlığı, grip, nezle, bronşit, kusma ve ishalin eşlik ettiği gastroenterit gibi hastalıkların arttığına dikkat çeken Uzman Diyetisyen Edanur Usta, “Bağışıklık sisteminizi güçlü tutmak için Akdeniz tipi bir beslenme modeli benimsenmeli, gökkuşağı gibi renkli ve çeşitli beslenilmelidir. Mevsim geçişlerinin olduğu bu dönemlerde özellikle yeşil yapraklı sebzeler, pancar, havuç, turp gibi kök sebzeler, portakal, mandalina, greyfurt, kivi gibi C vitamininden zengin meyveler tüketilebilir” dedi.İstinye Üniversitesi Liv Hospital Bahçeşehir Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Uzman Diyetisyen Edanur Usta, kış aylarında bağışıklığı güçlendirecek besinler hakkında açıklamalarda bulundu.Kış aylarında bazı hastalıkların arttığına dikkat çeken Uzm. Dyt. Usta, “Kış döneminin gelmesiyle soğuk algınlığı, grip, nezle, bronşit, kusma ve ishalin eşlik ettiği gastroenterit gibi hastalıklar yaygınlaşmaktadır. Bu hastalıklardan korunmak için bazı öneriler mevcuttur. Bunlar; aşı olmak, vücut ısınızı korumak, ellerinizi düzenli yıkamak, sağlıklı beslenmek, aktif olmak, sigara kullanmamak ve D vitamini düzeylerini optimum seviyede tutmaktır. Soğuk algınlığı, grip gibi durumlarda yaşanan semptomlar aslında bağışıklık sisteminizin enfeksiyonla savaştığının göstergesidir. Burun akıntısı, burun ve sinüslerdeki mikropları temizlemeye, öksürük ve hapşırma mukus aracılığıyla, virüslerin vücuttan etkili ve hızlı bir şekilde atılmasına yardımcı olur. Virüsler sıcaklık değişimlerine duyarlı oldukları ve normal vücut ısısının üzerinde yaşayamadıkları için vücudunuz onları yok etmek için ısıyı kullanır ve ateşiniz yükselir” diye konuştu.“Egzersiz yapılmalı”Bağışıklık sisteminin mikroplar gibi istilacılara karşı vücudun birinci savunma hattı olduğunu söyleyen Uzm. Dyt. Usta, “Hastalanmanızı önlemeye yardımcı olur ve hasta olduğunuzda veya yaralandığınızda iyileşmeyi destekler. Sağlığı destekleyici gıdalar tüketerek, egzersiz yaparak ve yeterli uyku alarak bağışıklık sisteminizi güçlendirebilirsiniz. Bağışıklık sisteminiz, bakteriler, virüsler, mantarlar, parazitler ve kanser hücreleri gibi istilacıları vücudunuzdan uzak tutarak, onları yok ederek veya istilacıların verdikleri hasarı iyileştirerek sağlığınızın korunmasına yardımcı olurlar” açıklamasında bulundu.“Sebze ve meyve tüketilmeli”Bağışıklık sistemini güçlendirmenin yollarından bahseden Dyt. Usta, “Bağışıklık sisteminizi güçlü tutmak için Akdeniz tipi bir beslenme modeli benimsenmeli, dolayısıyla gökkuşağı gibi renkli ve çeşitli beslenilmelidir. Her renk besinde farklı bir antioksidan bileşen bulunması sebebiyle ne kadar çeşitli besin tüketirseniz, o kadar farklı antioksidan maddeyi vücudunuzu almış olur ve bağışıklığını güçlendirirsiniz. Akdeniz beslenme modeli antioksidan bileşen açısından zengin bir protokoldür. İçerdiği zengin sebze ve meyve, tam tahıllar, zeytin, zeytinyağı, ceviz, fındık gibi sert kabuklu meyveler gibi bitkisel yağlar sebebiyle antiviral etkiler gösterir. Ayrıca vücutta enfeksiyon artışını tetikleyen yüksek doymuş yağ (tereyağı, kaymak, kuyruk yağı gibi), şeker ve kırmızı et tüketiminin sınırlandırılmasını önerir” dedi.“Ceviz, fındık badem yenilebilir”Beslenme koşullarını anlatan Dyt. Usta, “Mevsim geçişlerinin olduğu bu dönemlerde özellikle yeşil yapraklı sebzeler, pancar, havuç, turp gibi kök sebzeler, portakal, mandalina, greyfurt, kivi gibi C vitamininden zengin meyveler tüketilebilir. Yaban mersini, aronya, ahududu, böğürtlen gibi antioksidandan zengin meyveler, çinko ve selenyum açısından zengin sert kabuklu meyveler (ceviz, fındık, badem gibi) D vitamini yönünden zengin somon, yumurta sarısı, mantar gibi besinlerin tüketimi bağışıklığın desteklenmesi açısından önemlidir. D vitaminden zengin besinlerin vücuttaki biyoyararlanımının yani etkisinin düşük olduğunu unutmamak ve eksiklik dahilinde hekim önerisiyle takviye kullanımının gerekli olduğuna dikkate almak gerekir” şeklinde konuştu.“Haftada 2 kez balık tüketilmeli”Balık tüketimimin önemine değinen Dyt. Usta, “Kış aylarında balığa erişimin kolay olması ile haftada 2 gün balık tüketimi içerdiği Omega-3 yağ asitleri sebebiyle virüs, patojen veya bakteri istilası durumunda güçlü bir bağışıklık tepkisi oluşturmaya yardımcı olur ve bağışıklık fonksiyonlarını destekler. Omega-3 yönünden en zengin balıklar somon, uskumru ve hamsidir” dedi.“İdeal kilo korunmalı”Bağışıklığın güçlü olması için dikkat edilmesi konulardan bir diğerinin se ideal ağırlığın korunması olduğunu söyleyen Dyt. Usta, “İdeal kilonun çok altında veya üstünde olmak vücudu enfeksiyonlara karşı daha savunmasız hale getirebilir. Bu yüzden sağlıklı beslenme ve egzersiz önerilerine dikkat ederek ideal ağırlığı korumak bağışıklığı güçlendirmek için önemli faktörlerden biridir. Gerekli durumlarda beslenmenin vitamin/mineral/bitkisel gıda takviyeleri ile desteklenmesi uygun görülebilir fakat hiçbir takviyenin, besinlerin yerini tutmadığı ve bu takviyelerin eksiklik dahilinde kullanılması gerektiğini unutmamak gerekir” ifadelerini kullandı.“C vitamini önleyicidir ama aşırıya kaçılmamalı”C vitamininin hastalıklardan korunmada önemli olduğunu dile getiren Dyt. Usta, “Bu dönemlerde sıklıkla kullanılan gıda takviyelerinden biri olan C vitamininin genel popülasyonda soğuk algınlığının süresini kısaltabildiği ve semptomların şiddetini azaltılabileceğini gösteren çalışmalar mevcuttur. Bunun dışında, aşırı fiziksel egzersiz yapanlarda, soğuk ortamlara maruz kalan kişilerde, yaşlı bireylerde ve kronik sigara kullanan bireylerde C vitamini kullanımı yararlı olabilir. Ancak yüksek doz C vitamini alınmasının özellikle kış aylarında görülen hastalıklar üzerinde ekstra bir etkisinin olmadığı bilinmelidir” dedi.
“Mevsim geçişlerinde güçlü bağışıklık için renkli beslenin”
Kışın gelmesiyle soğuk algınlığı, grip, nezle, bronşit, kusma ve ishalin eşlik ettiği gastroenterit gibi hastalıkların arttığına dikkat çeken Uzman Diyetisyen Edanur Usta, “Bağışıklık sisteminizi güçlü tutmak için Akdeniz tipi bir beslenme modeli benimsenmeli, gökkuşağı gibi renkli ve çeşitli beslenilmelidir. Mevsim geçişlerinin olduğu bu dönemlerde özellikle yeşil yapraklı sebzeler, pancar, havuç, turp gibi kök sebzeler, portakal, mandalina, greyfurt, kivi gibi C vitamininden zengin meyveler tüketilebilir” dedi.
İstinye Üniversitesi Liv Hospital Bahçeşehir Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Uzman Diyetisyen Edanur Usta, kış aylarında bağışıklığı güçlendirecek besinler hakkında açıklamalarda bulundu.
Kış aylarında bazı hastalıkların arttığına dikkat çeken Uzm. Dyt. Usta, “Kış döneminin gelmesiyle soğuk algınlığı, grip, nezle, bronşit, kusma ve ishalin eşlik ettiği gastroenterit gibi hastalıklar yaygınlaşmaktadır. Bu hastalıklardan korunmak için bazı öneriler mevcuttur. Bunlar; aşı olmak, vücut ısınızı korumak, ellerinizi düzenli yıkamak, sağlıklı beslenmek, aktif olmak, sigara kullanmamak ve D vitamini düzeylerini optimum seviyede tutmaktır. Soğuk algınlığı, grip gibi durumlarda yaşanan semptomlar aslında bağışıklık sisteminizin enfeksiyonla savaştığının göstergesidir. Burun akıntısı, burun ve sinüslerdeki mikropları temizlemeye, öksürük ve hapşırma mukus aracılığıyla, virüslerin vücuttan etkili ve hızlı bir şekilde atılmasına yardımcı olur. Virüsler sıcaklık değişimlerine duyarlı oldukları ve normal vücut ısısının üzerinde yaşayamadıkları için vücudunuz onları yok etmek için ısıyı kullanır ve ateşiniz yükselir” diye konuştu.
“Egzersiz yapılmalı”
Bağışıklık sisteminin mikroplar gibi istilacılara karşı vücudun birinci savunma hattı olduğunu söyleyen Uzm. Dyt. Usta, “Hastalanmanızı önlemeye yardımcı olur ve hasta olduğunuzda veya yaralandığınızda iyileşmeyi destekler. Sağlığı destekleyici gıdalar tüketerek, egzersiz yaparak ve yeterli uyku alarak bağışıklık sisteminizi güçlendirebilirsiniz. Bağışıklık sisteminiz, bakteriler, virüsler, mantarlar, parazitler ve kanser hücreleri gibi istilacıları vücudunuzdan uzak tutarak, onları yok ederek veya istilacıların verdikleri hasarı iyileştirerek sağlığınızın korunmasına yardımcı olurlar” açıklamasında bulundu.
“Sebze ve meyve tüketilmeli”
Bağışıklık sistemini güçlendirmenin yollarından bahseden Dyt. Usta, “Bağışıklık sisteminizi güçlü tutmak için Akdeniz tipi bir beslenme modeli benimsenmeli, dolayısıyla gökkuşağı gibi renkli ve çeşitli beslenilmelidir. Her renk besinde farklı bir antioksidan bileşen bulunması sebebiyle ne kadar çeşitli besin tüketirseniz, o kadar farklı antioksidan maddeyi vücudunuzu almış olur ve bağışıklığını güçlendirirsiniz. Akdeniz beslenme modeli antioksidan bileşen açısından zengin bir protokoldür. İçerdiği zengin sebze ve meyve, tam tahıllar, zeytin, zeytinyağı, ceviz, fındık gibi sert kabuklu meyveler gibi bitkisel yağlar sebebiyle antiviral etkiler gösterir. Ayrıca vücutta enfeksiyon artışını tetikleyen yüksek doymuş yağ (tereyağı, kaymak, kuyruk yağı gibi), şeker ve kırmızı et tüketiminin sınırlandırılmasını önerir” dedi.
“Ceviz, fındık badem yenilebilir”
Beslenme koşullarını anlatan Dyt. Usta, “Mevsim geçişlerinin olduğu bu dönemlerde özellikle yeşil yapraklı sebzeler, pancar, havuç, turp gibi kök sebzeler, portakal, mandalina, greyfurt, kivi gibi C vitamininden zengin meyveler tüketilebilir. Yaban mersini, aronya, ahududu, böğürtlen gibi antioksidandan zengin meyveler, çinko ve selenyum açısından zengin sert kabuklu meyveler (ceviz, fındık, badem gibi) D vitamini yönünden zengin somon, yumurta sarısı, mantar gibi besinlerin tüketimi bağışıklığın desteklenmesi açısından önemlidir. D vitaminden zengin besinlerin vücuttaki biyoyararlanımının yani etkisinin düşük olduğunu unutmamak ve eksiklik dahilinde hekim önerisiyle takviye kullanımının gerekli olduğuna dikkate almak gerekir” şeklinde konuştu.
“Haftada 2 kez balık tüketilmeli”
Balık tüketimimin önemine değinen Dyt. Usta, “Kış aylarında balığa erişimin kolay olması ile haftada 2 gün balık tüketimi içerdiği Omega-3 yağ asitleri sebebiyle virüs, patojen veya bakteri istilası durumunda güçlü bir bağışıklık tepkisi oluşturmaya yardımcı olur ve bağışıklık fonksiyonlarını destekler. Omega-3 yönünden en zengin balıklar somon, uskumru ve hamsidir” dedi.
“İdeal kilo korunmalı”
Bağışıklığın güçlü olması için dikkat edilmesi konulardan bir diğerinin se ideal ağırlığın korunması olduğunu söyleyen Dyt. Usta, “İdeal kilonun çok altında veya üstünde olmak vücudu enfeksiyonlara karşı daha savunmasız hale getirebilir. Bu yüzden sağlıklı beslenme ve egzersiz önerilerine dikkat ederek ideal ağırlığı korumak bağışıklığı güçlendirmek için önemli faktörlerden biridir. Gerekli durumlarda beslenmenin vitamin/mineral/bitkisel gıda takviyeleri ile desteklenmesi uygun görülebilir fakat hiçbir takviyenin, besinlerin yerini tutmadığı ve bu takviyelerin eksiklik dahilinde kullanılması gerektiğini unutmamak gerekir” ifadelerini kullandı.
“C vitamini önleyicidir ama aşırıya kaçılmamalı”
C vitamininin hastalıklardan korunmada önemli olduğunu dile getiren Dyt. Usta, “Bu dönemlerde sıklıkla kullanılan gıda takviyelerinden biri olan C vitamininin genel popülasyonda soğuk algınlığının süresini kısaltabildiği ve semptomların şiddetini azaltılabileceğini gösteren çalışmalar mevcuttur. Bunun dışında, aşırı fiziksel egzersiz yapanlarda, soğuk ortamlara maruz kalan kişilerde, yaşlı bireylerde ve kronik sigara kullanan bireylerde C vitamini kullanımı yararlı olabilir. Ancak yüksek doz C vitamini alınmasının özellikle kış aylarında görülen hastalıklar üzerinde ekstra bir etkisinin olmadığı bilinmelidir” dedi.
İstinye Üniversitesi Liv Hospital Bahçeşehir Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Uzman Diyetisyen Edanur Usta, kış aylarında bağışıklığı güçlendirecek besinler hakkında açıklamalarda bulundu.
Kış aylarında bazı hastalıkların arttığına dikkat çeken Uzm. Dyt. Usta, “Kış döneminin gelmesiyle soğuk algınlığı, grip, nezle, bronşit, kusma ve ishalin eşlik ettiği gastroenterit gibi hastalıklar yaygınlaşmaktadır. Bu hastalıklardan korunmak için bazı öneriler mevcuttur. Bunlar; aşı olmak, vücut ısınızı korumak, ellerinizi düzenli yıkamak, sağlıklı beslenmek, aktif olmak, sigara kullanmamak ve D vitamini düzeylerini optimum seviyede tutmaktır. Soğuk algınlığı, grip gibi durumlarda yaşanan semptomlar aslında bağışıklık sisteminizin enfeksiyonla savaştığının göstergesidir. Burun akıntısı, burun ve sinüslerdeki mikropları temizlemeye, öksürük ve hapşırma mukus aracılığıyla, virüslerin vücuttan etkili ve hızlı bir şekilde atılmasına yardımcı olur. Virüsler sıcaklık değişimlerine duyarlı oldukları ve normal vücut ısısının üzerinde yaşayamadıkları için vücudunuz onları yok etmek için ısıyı kullanır ve ateşiniz yükselir” diye konuştu.
“Egzersiz yapılmalı”
Bağışıklık sisteminin mikroplar gibi istilacılara karşı vücudun birinci savunma hattı olduğunu söyleyen Uzm. Dyt. Usta, “Hastalanmanızı önlemeye yardımcı olur ve hasta olduğunuzda veya yaralandığınızda iyileşmeyi destekler. Sağlığı destekleyici gıdalar tüketerek, egzersiz yaparak ve yeterli uyku alarak bağışıklık sisteminizi güçlendirebilirsiniz. Bağışıklık sisteminiz, bakteriler, virüsler, mantarlar, parazitler ve kanser hücreleri gibi istilacıları vücudunuzdan uzak tutarak, onları yok ederek veya istilacıların verdikleri hasarı iyileştirerek sağlığınızın korunmasına yardımcı olurlar” açıklamasında bulundu.
“Sebze ve meyve tüketilmeli”
Bağışıklık sistemini güçlendirmenin yollarından bahseden Dyt. Usta, “Bağışıklık sisteminizi güçlü tutmak için Akdeniz tipi bir beslenme modeli benimsenmeli, dolayısıyla gökkuşağı gibi renkli ve çeşitli beslenilmelidir. Her renk besinde farklı bir antioksidan bileşen bulunması sebebiyle ne kadar çeşitli besin tüketirseniz, o kadar farklı antioksidan maddeyi vücudunuzu almış olur ve bağışıklığını güçlendirirsiniz. Akdeniz beslenme modeli antioksidan bileşen açısından zengin bir protokoldür. İçerdiği zengin sebze ve meyve, tam tahıllar, zeytin, zeytinyağı, ceviz, fındık gibi sert kabuklu meyveler gibi bitkisel yağlar sebebiyle antiviral etkiler gösterir. Ayrıca vücutta enfeksiyon artışını tetikleyen yüksek doymuş yağ (tereyağı, kaymak, kuyruk yağı gibi), şeker ve kırmızı et tüketiminin sınırlandırılmasını önerir” dedi.
“Ceviz, fındık badem yenilebilir”
Beslenme koşullarını anlatan Dyt. Usta, “Mevsim geçişlerinin olduğu bu dönemlerde özellikle yeşil yapraklı sebzeler, pancar, havuç, turp gibi kök sebzeler, portakal, mandalina, greyfurt, kivi gibi C vitamininden zengin meyveler tüketilebilir. Yaban mersini, aronya, ahududu, böğürtlen gibi antioksidandan zengin meyveler, çinko ve selenyum açısından zengin sert kabuklu meyveler (ceviz, fındık, badem gibi) D vitamini yönünden zengin somon, yumurta sarısı, mantar gibi besinlerin tüketimi bağışıklığın desteklenmesi açısından önemlidir. D vitaminden zengin besinlerin vücuttaki biyoyararlanımının yani etkisinin düşük olduğunu unutmamak ve eksiklik dahilinde hekim önerisiyle takviye kullanımının gerekli olduğuna dikkate almak gerekir” şeklinde konuştu.
“Haftada 2 kez balık tüketilmeli”
Balık tüketimimin önemine değinen Dyt. Usta, “Kış aylarında balığa erişimin kolay olması ile haftada 2 gün balık tüketimi içerdiği Omega-3 yağ asitleri sebebiyle virüs, patojen veya bakteri istilası durumunda güçlü bir bağışıklık tepkisi oluşturmaya yardımcı olur ve bağışıklık fonksiyonlarını destekler. Omega-3 yönünden en zengin balıklar somon, uskumru ve hamsidir” dedi.
“İdeal kilo korunmalı”
Bağışıklığın güçlü olması için dikkat edilmesi konulardan bir diğerinin se ideal ağırlığın korunması olduğunu söyleyen Dyt. Usta, “İdeal kilonun çok altında veya üstünde olmak vücudu enfeksiyonlara karşı daha savunmasız hale getirebilir. Bu yüzden sağlıklı beslenme ve egzersiz önerilerine dikkat ederek ideal ağırlığı korumak bağışıklığı güçlendirmek için önemli faktörlerden biridir. Gerekli durumlarda beslenmenin vitamin/mineral/bitkisel gıda takviyeleri ile desteklenmesi uygun görülebilir fakat hiçbir takviyenin, besinlerin yerini tutmadığı ve bu takviyelerin eksiklik dahilinde kullanılması gerektiğini unutmamak gerekir” ifadelerini kullandı.
“C vitamini önleyicidir ama aşırıya kaçılmamalı”
C vitamininin hastalıklardan korunmada önemli olduğunu dile getiren Dyt. Usta, “Bu dönemlerde sıklıkla kullanılan gıda takviyelerinden biri olan C vitamininin genel popülasyonda soğuk algınlığının süresini kısaltabildiği ve semptomların şiddetini azaltılabileceğini gösteren çalışmalar mevcuttur. Bunun dışında, aşırı fiziksel egzersiz yapanlarda, soğuk ortamlara maruz kalan kişilerde, yaşlı bireylerde ve kronik sigara kullanan bireylerde C vitamini kullanımı yararlı olabilir. Ancak yüksek doz C vitamini alınmasının özellikle kış aylarında görülen hastalıklar üzerinde ekstra bir etkisinin olmadığı bilinmelidir” dedi.
İstanbul HABERİ
www.ehaber.tv.tr
Habere ifade bırak !
Bu habere hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.