Birçok kişi güneş ve ay tutulmalarının tevafuken yada rutin oluşan ezelden günümüze gelen gökyüzü olayları olduğunu varsayar. Fakat gerçekte öylemidir?
Tutulmalar, sadece yörüngelerinde hareket eden gökcisimlerinin arada bir sıralı şekilde denk gelmesi midir?
Sonsuz ilmiyle herşeyi kuşatan Allah, hayatımızdaki denk gelişleri ve olayları ince bir kader çizgisi üzerinde bir amaca yönelik yaratırken, gökteki devasa gök cisimlerinin hareketleri rastgele ayarlanmış olabilir mi?
Oysaki Allah kuran ayetinde
"Görmedin mi ki gerçekten göklerde ve yerde olanlar güneş, ay, yıldızlar, dağlar, ağaçlar, hayvanlar ve İnsanlardan bir kısmı Allah'a secde etmektedir.''(Hac 18. ayet) buyurmaktadır.Yani gökyüzündeki cisimlerde yeryüzündeki canlı varlıklar gibi kulluk bilinci varmış gibi hareket etmektedir.
Gelelim önümüzdeki günlerde oluşacak tutulmalara.. 25 Ekim de oluşacak güneş tutulması ve 8 kasımda yaşanacak ay tutulması ülkemiz ve kişisel hayatlarımız hakkında çok önemli değişim dönüşüm yaşayabileceğimiz döngülerden geçtiğimizin habercisi olabilmekle beraber, ülkemiz için bir devrin bitip bir devrin başlangıcını yapacağı mesajlar vermekte.
Tabii bu kişisel hayatlarımız içinde geçerli. Geriye dönüp baktımızda neler yaşamışız? neleri bitirmişiz? Şimdi bunların sonlanma ve yeni başlangıçlar olabilecek tutulma içerisindeyiz. Hayatlarımızı düzene sokmak ,kararlar vermek tabiki bizim elimizde. Yaşantılarımızda aldığımız tecrübelerle, iyiliği, vicdanı biraraya getirdiğimizde yeni başlangıçların bizleri güzelliklere, huzura, mutluluğa çıkaracaktır.
Yaşantımızda her ne olduysa oldu. gitti bitti... Bundan sonraki yaşayacağımız tekamülümüzde tevekkülle, yüksek bilinç ve ilimle yol almak hayrımıza sonuçlanacak olaylar vuku bulacağını düşünüyorum. Bu yaşanacak kadersel döngülerin en başta vatanımızın hayrına ve bizlerin yaşantısına güzellikler getirmesi dileğiyle..