“Benden; bize doğru yol yürüyenlere selâm olsun. Ben ile hiç olanlara hangi kelâm yâr olsun?”
Kıymetli okuyucu!
Uzun bir aradan sonra sizlerle bu fakiri yeniden buluşturan Yüce Rabbime
şükürler olsun.
O’nu doksan dokuz ism-i şerifi ile tesbih ederiz.
Bu yazımızı toplum olarak, senlik ve benlikten uzak durarak, birlik,
beraberlik ve kardeşliğe bina etmek üzerine oluşturduk.
Ey dost !
Bil ki, birlik, beraberlik ve kardeşâne bir kaynaşmanın varlığının
sürdürüldüğü toplumlarda, milletlerde barış egemen demektir. Bunun tam
da zıttı olan toplumlarda ise daima iç çekişme, kargaşa ve çatışmalar vukûa
gelecektir.
Bir ülkenin güçlü, müreffeh ve güvenilir olabilmesi bu temellendirmenin
doğru tarafına bina edilmesiyle mümkün olacaktır.
Eğer bir millet dünya sahnesinde ebedi olarak hüküm sürmek murad
ediyor ise, birlik, beraberlik ve kardeşliğine önem verip, bu hasletleri adeta
damarlarında hissedercesine yaşayarak hedefine ulaşabilir.
Hatta o milletin her bir bireyinin bu güzelliklerin bilincinde olması, huzur
ve mutluluk ortamı için elzemdir.
Bakınız! Asaletin timsali olan atalarımız ne de bütüncül ve değerli olarak
ifade etmişlerdir.
“Nerede birlik orada dirlik olur.”
“Yalnız taş duvar olmaz.”
“Bir elin nesi var; iki elin sesi var.”
Bizlere düşen ise bu ve benzeri altın değerinde olan öğütlerini baş tacı
ederek, milli birlik ve beraberliğimize halel getirecek tüm davranış ve
uğraşlardan uzak durup, çevremizi de uzak tutmaktır.
Bu necip Türk Milleti, nice büyük badireleri bu ruh ile benden bize doğru
yol yürüyerek kat etmiş, aşabilmiştir.
Bir insan, dostu, arkadaşı veya kardeşleri uğruna, düşmanlarından
gelebilecek her türlü kötülük ve küfürlere karşı göğüs germeli, adeta bu
gelenleri de şerbet görüp içmelidir.
Birlik ruhu bunu gerektirir.
Kardeşlik bağının özünde bu vardır.
Ben olmamanın yerine, biz olmanın getirdiği hayatın başarılı geçirilecek en
ağır imtihanlarındandır.
Şairin de dediği gibi:
“Kavli bir olanların yürekleri de kavi olur.”
Bu anlamlı duygular, rahmetli Âşık Veysel Şatıroğlu’nda ise şöyle hayatiyet
bulurlar:
“Allah birdir. Peygamber Hak.
Rabbül âlemindir mutlak.
Senlik benlik nedir? bırak.
Söyleyim, geldi sırası.”
Ey dost !
Bedenen ve ruhen yeniden toparlanma, benden bize doğru yola koyulma
vaktindeyiz.
Dört bir yanımızı sarmış olan düşman bakışlara ve hayâsızca kalkışlara
karşı dur diyebilmek, bu yola girmemize, birliğimize, dirliğimize sıkı sıkıya
sarılmamıza bağlıdır.
Çok kısa zaman önce kaybettiğimiz rahmetli üstadımız, Sezai Karakoç’un
da bu yüce millete değer biçtiği “senden umut kesmem” ifadesiyle bizde
onun hep diri tuttuğu gibi yapıyor, sizden umutlarımızı asla kesmiyoruz.
Umudunuz ve umudumuz hep baki ve adımız kardeşlik olsun duasıyla;
Hoşça kalın efendim..