Mehmet Yaşar GENÇ
Köşe Yazarı
Mehmet Yaşar GENÇ
 

Sözün Hasadı (8)

“Öncü insan, iç dünyamızı kirlerden arındıran ve korunmasına yardımcı olan insandır” Kıymetli okuyucu! Bu yazımıza hayata Muhsin’ce bir bakışla başlamak istiyorum. Dava adamı, dua adamı, rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’na, “maddi ve manevi soğukların ülkemizin üzerine çöktüğü bir zaman diliminde” öncelikle ona yaşatılan elim hadise sebebiyle buna katkıda bulunanlara kin tutarak, Allah’tan rahmet diliyorum. Yiğitliğin ve vefanın günümüz en önemli temsilcilerinden olan, pâk ve öpülesi ellerin sahibi, her türlü kir ve çürümüşlüklerden uzak olan bu yiğit soylu adam! Mazisi en içli ve dokunaklı hatıralarla dolu, Hakk’ın yılmaz savunucusu ve fedaisi olan öncü insanlarımızdandır. O, bu memleket ve millet hatta ümmet için öyle güzel ve dolu dolu hayaller kurmuştur ki, bu uğurda her yola koyulduğunda, inilti gelen yerlerde “ırkına, meşrebine ve mezhebine bakmadan” durmasını bilen, onların yardım ve isteklerine adeta koşan bir umut ve ümit sığınağı yürektir. O’nun, yaşayarak diline adeta pelesenk ettiği; ''Usta da kalırsa bu öksüz yapı/ Onu sürdürmeyen çırak utansın” öğüdü ile bizlere aynı zamanda ülkemiz yönetici ve makam sahiplerine verdiği mesaj çokça anlamlıdır. Hayatlarında peygamberi bir duruşu rehber edinen bu öncü insanlar, yaşadıkları dünya hayatında ve öbür âleme göçtükten sonra da bu yol üzre giden yiğitlere iz olmaya devam ederler. Muhammed’i davanın öncülerinden olan ve yaşadığı zamanlarda birçok zulüm ve haksızlığa millet ve memleket sevgisi için tahammül göstererek katlanan bu insan, bizlere emanet olarak “doğruluğu, dürüstlüğü, Hak uğruna tavizsiz duruşu, mazlumun ve düşenin hamisi olmayı, helal süt emmişler ile yol yürümesini bilmeyi bırakmıştır.” Çeşitli maddi ve manevi sıkıntılarda ezildiğimiz şu günlerde, onun bu davranış mefkûresine nasılda ihtiyacımız var değil mi? Çünkü o hep derdi ki: “Bir kar tanesi olsam Mekke’ye düşmek isterdim” Evet, yüreğinde Mekke gibi nice kutlu fetihleri barındırarak günümüze ışık olan bu dava adamı, geleceğimizin bu şanlı fetihlerden de çıkararak huzura ve mutluluğa kavuşabileceğini bize öğütlemiştir adeta. Şairin de dediği gibi: “Ey Müslüman! Eğer bu yolda yürüyeceksen, öyle yürü ki tüm yeryüzü seninle yürüsün” mısralarına mazhar bir kişiliktir o. Dünyada bazı insanların varlığı ile yokluğu da düşmanlarını korkutmaya devam etmektedir. Bunlar dünyalığı olmayan öncü insanlardır. Onlar bizim ulularımızdırlar. Çünkü onlar: Meydanı gurbet ettiler, vuslata bir kutlu diyar gittiler. Çünkü onlar: Onur burçlarında Hak, senettiler. Onlarsız lisân selamete çıkar mı bilmem? İşte bu öncülerimizden biri de rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’dur. Rahmet ola ona Rahmet dola ona…
Ekleme Tarihi: 21 Aralık 2021 - Salı

Sözün Hasadı (8)

Öncü insan, iç dünyamızı kirlerden arındıran ve korunmasına
yardımcı olan insandır

Kıymetli okuyucu!

Bu yazımıza hayata Muhsin’ce bir bakışla başlamak istiyorum.
Dava adamı, dua adamı, rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’na, “
maddi ve
manevi soğukların ülkemizin üzerine çöktüğü bir zaman diliminde

öncelikle ona yaşatılan elim hadise sebebiyle buna katkıda bulunanlara
kin tutarak,
Allah’tan rahmet diliyorum.

Yiğitliğin ve vefanın günümüz en önemli temsilcilerinden olan, pâk ve
öpülesi ellerin sahibi, her türlü kir ve çürümüşlüklerden uzak olan bu yiğit
soylu adam! Mazisi en içli ve dokunaklı hatıralarla dolu, Hakk’ın yılmaz
savunucusu ve fedaisi olan öncü insanlarımızdandır.

O, bu memleket ve millet hatta ümmet için öyle güzel ve dolu dolu
hayaller kurmuştur ki, bu uğurda her yola koyulduğunda, inilti gelen
yerlerde “ırkına, meşrebine ve mezhebine bakmadan” durmasını
bilen, onların yardım ve isteklerine adeta koşan bir umut ve ümit sığınağı
yürektir.
O’nun, yaşayarak diline adeta pelesenk ettiği;

''Usta da kalırsa bu öksüz yapı/ Onu sürdürmeyen çırak utansın” öğüdü ile
bizlere aynı zamanda ülkemiz yönetici ve makam sahiplerine verdiği mesaj
çokça anlamlıdır.

Hayatlarında peygamberi bir duruşu rehber edinen bu öncü insanlar,
yaşadıkları dünya hayatında ve öbür âleme göçtükten sonra da bu yol
üzre giden yiğitlere iz olmaya devam ederler.

Muhammed’i davanın öncülerinden olan ve yaşadığı zamanlarda birçok
zulüm ve haksızlığa millet ve memleket sevgisi için tahammül göstererek
katlanan bu insan, bizlere emanet olarak “doğruluğu, dürüstlüğü, Hak
uğruna tavizsiz duruşu, mazlumun ve düşenin hamisi olmayı, helal
süt emmişler ile yol yürümesini bilmeyi bırakmıştır
.”

Çeşitli maddi ve manevi sıkıntılarda ezildiğimiz şu günlerde, onun bu
davranış mefkûresine nasılda ihtiyacımız var değil mi?
Çünkü o hep derdi ki:
Bir kar tanesi olsam Mekke’ye düşmek isterdim

Evet, yüreğinde Mekke gibi nice kutlu fetihleri barındırarak günümüze
ışık olan bu dava adamı, geleceğimizin bu şanlı fetihlerden de
çıkararak huzura ve mutluluğa kavuşabileceğini bize öğütlemiştir adeta.

Şairin de dediği gibi:
Ey Müslüman!
Eğer bu yolda yürüyeceksen, öyle yürü ki tüm yeryüzü seninle yürüsün
mısralarına mazhar bir kişiliktir o.

Dünyada bazı insanların varlığı ile yokluğu da düşmanlarını korkutmaya
devam etmektedir. Bunlar dünyalığı olmayan öncü insanlardır.
Onlar bizim ulularımızdırlar.

Çünkü onlar: Meydanı gurbet ettiler, vuslata bir kutlu diyar gittiler.
Çünkü onlar: Onur burçlarında Hak, senettiler.
Onlarsız lisân selamete çıkar mı bilmem?

İşte bu öncülerimizden biri de rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’dur.

Rahmet ola ona
Rahmet dola ona…

Yazıya ifade bırak !
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.