AK PARTİ NİYE ERİYOR, AK PARTİ BİTİYOR MU?
Kurucusu olduğum, her kademesinde uzun yıllar görev yaptığım bu partinin bütün kodlarını bilirim, sadece partinin değil seçmenini de yakından bilirim.
Günümüzde değişmez gündem Ak Parti.
Ak Parti bitiyor mu?
AK Parti niye eridi?
Kim eritti, Kim bitirdi?
MKYK mı sorumlu, yoksa Teşkilatlar mı?
Reis mi bitirdi yoksa yakın çevresi mi?
Danışmanlar düşman mı, dost mu?
Benzer onlarca soru zihinleri meşgul ediyor, cevaplar aranıyor..Bu sorular haklı, sorulması gereken sorulardır.
Cevap bulmak, cevabını istemek de anamızın sütü kadar helaldir. Ak Parti şu kadar güzel iş yaptı, bu kadar doğru işe imza attı güzellemesi yapacak değilim, göreviydi yaptı, yapmak için geldi yapmak zorundaydı ve yaptı.
Yukarıdaki sorular, muhtemel benzer sorular doğru değerlendirmeler yapılarak muhakkak cevap bulacaktır. Biz kestirmeden gidip, esas sebebi zurnanın zırt çıkaran deliğine basıp cevap verelim. Ak parti seçmeni bu Ülkenin ezik, yoksul, itilmiş, horlanmış insanlarının oluşturduğu bir seçmendir.
Bu seçmen kötü kaderini değiştirmek için Ak Partiye 22 yıl yılmadan, usanmadan, sabırla sadık bir şekilde destek verdi. Hakkıydı kaderinin değişmesi, hakkıydı insan gibi yaşamak, itilmemek, ötekileştirilmemek. Hakkıydı, iş bulmak, kimseye muhtaç olmadan yaşamak. Hakkıydı dilenci muamelesi görmemek. Bu haklar, bu en doğal istekler, bu umutlar bir türlü gerçekleşmedi.
Dilenci muamelesi görmeyi, yardıma muhtaç yaşamayı kabullenmesi çok zor oldu, bir türlü kabullenip içine sindiremedi. Sosyal yardım adı altında yapılan destekler içine köz gibi oturdu, bu ne ben dilenci miyim diye içten içe öfkelendi. Ben iş istiyorum, dilenci değilim diye içten içe bir öfke girdabının pençesine düştü, bu sosyal yardımlar ile yaşayan vatandaş sayısı 17 milyon civarındadır, bu sayı ülkedeki sosyal dengesizliğin ne boyutlarda olduğunun bize haykırıyor.
Ak Partiye yakın mutlu bir azınlık refah içinde yaşarken, Ak Partinin omurgasını oluşturan bu fedakar ve sadık kitle bir yerde isyan edecekti, etti, erime bunun sonucudur.
Siyaset kurumunun kendi içindeki çatışmaları bu yoksul kitlenin gündemini hiçbir zaman meşgul etmedi, ilgilenmedi bile, ilgilendiği tek şey bu Ülkedeki kendi sosyal statüsü, geleceği, ekmeği, işi, çocuklarının geleceği idi. Bu umutlar ile sadık bir şekilde Ak Partiye 22 yıl destek verdi.
Ne mi oldu ? Mutlu bir azınlık servetine servet kattı, halk fakirleştikçe fakirleşti, yapılan fedakarlıklar, birilerinin ekmeğine yağ sürdü, fedakar seçmenin ekmeği katıksız kaldı.
Ak Partinin MKYK sı, teşkilatları, vekilleri kimsenin umurunda bile değil, O olmuş bu olmuş halkın gündemi de değil, halk kendi gündemi ile meşgul, yoksulluğu ile, çaresizliği ile meşgul, geleceğini karanlık gördüğü için çok kaygılı. Teşkilatları tümden silseniz, MKYK yı çöpe atsanız, vekilleri yeniden yazsanız, bakanları azletseniz çöküşe, seçmenin kaçışına çare bulamazsınız.
Eğer yeniden dirilmek istiyorsanız, eğer yeniden güvenilir olmak istiyorsanız, halkın gündemine geri dönün, halkla birlikte yürüyün, sizin tepedeki gündeminiz, sizin O sanal gerçekliğiniz halkın gündemi değil hiçbir zaman da olmayacak.
Kalemim zaman zaman zurnanın zırt diyen deliği gibi zırtlıyor, katlanacaksınız, ben kurucusu olduğum, uzun yıllar hizmet ettiğim Partimin düşmanı değilim, düşman her yaptığınıza aferin diyen O riyakar yakın çevrenizdir.
O Ak Partiyi sömürdükçe sömüren, halkla aranızı açan her devri, her partiyi istismar etmekte gayet yetenekli O sülüklerden kurtulun, halkla barışın, halk affedicidir, sizi de affeder, yine bağrına basar.
Nesnel gerçeklikten koptunuz, Sanal bir gerçeklik ile kendinizi avutmayın. Sizin sanal Dünyanız halkın gerçek dünyasından çok uzak. Tabi bu Dünya sizin umurunuzda ise, bu Dünyanın gerçekleri sizi ilgilendiriyor ise.